23 Haziran 2008 Pazartesi

yaş 30... ne demek acaba?

Bu hafta, çarşamba gününden itibaren artık soranlara "30 yaşındayım" demek zorundayım...

Sanırım biraz da popüler kültür dayatmaları sayesinde (20li yaşların başında aşı dozda izlenen Ally Mcbealler vs...) 30 yaş gençliğimin sonu, yaşlanmanın başı, hayatımın bir dervresinin bitiş düdüğü gibi geliyordu hep bana...

Bunu görmek/fark etmek için bir milat gerekmiyormuş aslında, uzun bir süredir her yerde işaretler varmış... Örneğin dün gittiğim filmde geçmişe flashback yapıyorlar... Sahne: çılgın üniversite kampüsü, herkes sarhoş, herkes deli gibi dans ediyor, belli ki gecenin çok ilerlemiş bir saati ve sene 1998, Bill ve Monica olayı yeni patlamış, kostüm partide herkes Bill ve Monica kılığında... sonra sahne bugüne dönüyor, aradan yıllaar geçmiş ve o partide tanışan 2 kişi acayip iyi dost olmuşlar, birbirlerini çok çok iyi tanıyorlar çünkü o tanışmanın üzerinden yıllaaar geçmiş...

Bir de günlük hayatta fark etmemek için çabalasan da gelip gözüne gözüne giren işaretler var... Gece bir yere eğlenmeye gittiğinde etrafındaki 20-21 yaş grubuna "ya biz de böyle eğlenir miydik eskiden, insan biraz etrafına saygılı olur, cık cık cık" yapmak mesela... ya da bir filmden bir diziden bahsedilince imdb.com'a girip sinemada çok yakın zamanda izlemişsin gibi gelen filmin alsında 1996 yapımı olduğunu görmek gibi.. Oysa ben içtiğim diet kolaya buz koymadıklarını, buna sinir olduğumu, patlamış mısır yedikten sonra elimi silecek ıslak mendil bulmadığımdan ara verilene kadar filmi ellerim havada izlediğimi o kadar net ve canlı bir şekilde hatırlıyorum ki...

Sorun aslında şu: ben kendimi 30 yaşında olmam gerektiği gibi hissetmiyorum çoğu zaman, Sezen Aksu'nun da dediği gibi "öğrenmedi gönül yaşlanmayı, dünya zamanıyla gün saymayı" Kabul etmiyorum ben 30 yaşı desen de geliyormuş işte...

Biraz buruk, biraz şaşkın kendi kendimin doğum gününü kutluyorum, iyi ki doğmuşum sanırım...

6 yorum:

Adsız dedi ki...

İyi ki doğmuşsun Cerenim,
Sen olmadan o bahsettiğin gençlik günleri, özellikle hafta sonları(!)çok renksiz geçerdi, kalbimin kocaman bir yanı boş kalırdı...
Nice güzel yaşlara, seni çok seviyorum. Çok da özlüyorum.

Günay

Adsız dedi ki...

canimin ici benim, en azindan ben yanindayim hala sana bayramlarda el opturup benden kucuk olduunu hissettircem sana ben:)))

MMO dedi ki...

Cerencim,
Zaman akıp gidiyor ve bizler hala 17-18 yaşındaki ruhlarımızla hiç yaşlanmadığımızı zannederek geçiriyoruz vaktimizi. Ama yaşlanmanın o dizilerde söylendiği kadar kötü birşey olmadığını düşünüyorum ben. Belki henüz 30 uma basmadığım için.. :))
Dünyanın yarısının 30 yaşına gelmeden dünyadan ayrıldığını düşünürsek ben şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Umarım daha çok yaşlanırız.O yüzden iyi ki bizler gibi yaşlanıyorsun ve iyi ki doğdun! :)

tinkerbell harikalar diyarı istanbulda dedi ki...

ceren othan! çabuk o küçük ve hasta beynndeki bu tuhaf düşüncelere bi son ver! yok ööle 30'uma girdim yaşlandım ayakları yemezler! şimdiki 20'likler dahil stilettolarıyla araba kullanabilen ve enerjisini sağa sola dağıtmaktan yorulmayan kimse yok! o işler öyle kolay olmuyo! hem bu dediklerin eskidenmiş... eskiden varmıymış bir mehmet öz bir osman müftüoğlu!?! hııı!?! yaparız ömür uzatan içeceklerimizi içer azar coşarız! şimdiden dedikodu gazetelerinde görür gibiyim: kapakta sen ve ben arkada bodrum -doktorlar sitesi cephesi- ve koca manşet "erkeğimizin geyşası oluruz!" pozlarımız ve biz! merak etme bu cehennemden birlikte çıkçaz!

cerenoz dedi ki...

hepinizi çok sefiyorum...ii ki varsınız, alefim yaka iğnemi taktım:)) günayçım dün gece cerenle beraber uyuduk:) tombukummm ellerine sağlık, sanırım son 10-15 yılda yediğim en güzel doğumgünü pastasıydı...basak sana diyecek söz bulamıyorum... haala menşur olamadın, olmuyo bööle, hadi ama.. ben "basak othan ve ankara'dan arkadaşı gecelere damgasını vurdu" haberleri için daha fazla yaşlanmadan...

Adsız dedi ki...

İyi ki doğdun ve biz de seni iyi ki tanıdık (pek bir memnunuz) da, bir blog bu kadar da ihmal edilmez ki canıım... Hadi şimdilerde çok geçerli bir mazeretin var (acil şifalar diliyorum), hadi ondan önce de tatildeydin, ama iyileşir iyileşmez bloga tiz zamanda ilgi yapıla;) ('Bilinç akışın' tavsadı desem, o seninle imkansız akıllı ve zeki Cerenozumuz;)))